Sıddık Demir
Alman Devlet Adamı BİSMARK’ın bile
siyasi deha olarak övdüğü bahtsız hükümdar ikinci ABDÜLHAMİT hakkında içeride
ve dışarıda Siyonist çevrelerce çıkarılan “Kızıl Sultan” iftirası etrafında
Türk Milletinin ruh kökenine yönelik nasıl düşmanlık yapıldığı görülür. O
Sultan’ın devrinde Siyonist meşrepli “Diktatör” algısı oluşturulması eylemine
başta kendilerine “Jön Türk” denilen bu insanların malzeme taşımasını tarih
yazmaktadır. Öyle ki, bu rüzgar da etkilenmeyen ateşli Türk Aydınları o dönem
neredeyse yok gibidir. Peyami SAFA’dan tutunuz da Mehmet AKİF’e kadar zaman
zaman Kızıl Sultan algısına destek olmayan kalmamıştır. Ana artel olarak uzakta
seyirci olan halkın feraseti, irfanı veya sağduyusu hariç.
Teoder
Herz’ in Filistin’de Yahudi Devleti kurmak için Sultan’dan talep ettiği toprak
parçasının bir türlü alınamamasının karşısında yıpratma politikasının çok
ilerisinde, Sultan’ın şahsında bütün Osmanlı’ya yönelik hakaret ve iftiraları
bilmeyen yoktur. Özellikle Avrupa’da tahsil çağında olan Jön Türk’lerin Sultan
düşmanlığı, Siyonist politikanın güçlenmesine su taşımıştır. Genç veya jön
Türk’ler güya Sultan’ın istibdadına karşı mücadele ederken Siyonizmin kucağına
oturduklarının farkında bile olmamışlardır.
Nihayet
asrın siyasisine karşı başlattıkları bu birliktelikler zaferle sonuçlanmıştır.
Sultanı al aşağıya ederek yeni yönetime bel bağlamışlar velakin Sultan’ı arar
olmuşlar. Devlet yeni sahipleri sayesinde maceradan maceraya savrulur
olmuştur. Ama iş işten geçmiştir.
“Biz’dik asrın dehasına edepsizce saldıranlar” diyen Rıza Tevfik Bölükbaşı gibi
günah çıkaranları da olmuştur.
Tarih tekerrür edermiş.
Günümüzde
de aynı tarih tekrar etmektedir. Ders almak nafile… Körleşmiş idrakler, efsunlaşmış beyinler aynı
noktada mevzi aldıkları görülür. Bizim derdimiz Sultan’ın karşısındaki Siyonist
milleti değil, kendilerine “Jön Türk” denilen yerli unsurlardır. Sultan’ı
alaşağı etmenin bunlara getirdiği fayda nedir? Bu birliktelikte Yahudiler
amaçlarına ulaşmıştır. Ya siz ey jön Türk’ler, bizim “Demirci’nin iti” durumuna
düşmediniz mi?
Malum; Demircinin iti...
Ülkemizdeki
bir sistem değişikliği durumu söz konusudur. Her iki taraftan da aşırılıklara
şahit oluyoruz. Şimdiye kadar uygulanan sistem yerine ikame edilmeye çalışılan
başka bir sisteme yelken açıldığı görülüyor. Sessiz sedasız olması gereken bu
değişiklikle ülke yoluna devam etmesi gerekirken Sultan Abdülhamid döneminde ki
Jönt Türk’lerin tekrar devrede oldukları görülüyor. Recep Tayip Erdoğan
düşmanlığı vatanseverliğin önüne geçmiş durumda. Kendilerini Türkçü, Turancı
olarak da tarif eden bu türde ki insanlar bizim yakın çevremizde oldukları için
biz de kayıtsız kalamıyoruz.
Türk
Millet’inin ruh kökenine düşman bir Sözcü Gazetesi’nin yazarları ile aynı
konumda olmalarını içlerine sindirebiliyorlar. Anlı şanlı Türkçü’lerin bir
kısmı ayni “Demirbaş Demir” gibi Halk tv ve Ulusal tv de kendilerini ifade
ediyorlar. Bunu yaparken de mazeret olarak “Bize başka alan mı bıraktınız” diye
dayanakları oluyor. Bütün Avrupa ile birleşerek “Kızıl Sultan’ı” deviren “Jön
Türk’ler” gibi bütün Avrupa ile birleşerek RTE şahsında Türkiye Devlet’inin
gelişmesini ve büyümesini engellemeye çalışmak tarihin tekerrür etmesi değil de
nedir.
Lütfen,
yönetimdekileri kıskanarak Ülkenize zarar veren
Jön Türk’lerin durumuna düşmeyin. Tarihi tekerrür ettirmeyin. Böyle
Türkçülük, Turancılık yapılmaz. Böyle politikalarla Türk Millet’ine hizmet
ettiğinizi zannetmeyin. Bu durumunuzu gafletle değil ihanetle yad eder
tarih.
Dedim
ya, yazmaktan usandım, velakin başka gücümüz de yok. Ya böyle kalem
oynatacağız, ya da oturup bu zavallı ve hastalıkla yapının kontrolünde
vatanperverlik yaptığını zanneden kardeşlerimiz için dua edeceğiz. Allah
sevdiklerimizi doğru yoldan ayırmasın. Allah, mülkü millet hakkında hayırlı
karar vererek, hayırlı uygulama yapan Devlet Adamları sayısını artırsın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder